Barselona
gezimde ilk durağım Gaudi tarafından orta sınıf bir ailenin yaşaması için
yapılmış önünden geçerken insanın gözünü alamadağı masallar ülkesinde bir
yapıymış gibi duran Casa Battlo oldu. Gaudi benim için modern mimarlığa en
farklı yorumlardan birini kazandırmış bir kişilik. İçeriye girebilmek için yapı
önünde geçirdiğim süre boyunca hem elimdeki kitapçıktan yapıyı okuyor hem de
her kafamı kaldırdığımda kitabın da söylediği gibi başka bir detay görüyordum.
Casa Battlo’ nun ne iç mekanlarında ne dış cephesinde eğrisel olmayan bir unsur
görebildim. Doğal yaşama olan ilgisisi bu evdeki her unsurda yansıtılmıştı
sanki. Şuan defteri yazarken bile yaşabiliyorum o yapıyı. Renkli cam ve
çinileriyle, caddeye bakan cephesinde ki kafatasından parçaları andıran balkonlarıyla,
kemik şeklindeki sütunlarıyla, herşeyiyle düşünülmüş, en ufak ayrıntısına kadar
tasarlanmış olan bu yapı artık oraya gitmesem bile gözümde canlanıyor. Geçen
sene mimarlık tarihi dersinde ‘total work of art’ üslubunu öğrenmiştik. Benim
için Gaudi’nin tasarlamış olduğu bu eve tam da bu üslubu anlatıyor. İç mekana
girip mobilyaları, şömineleri, merdiven korkuluklarını gördüğünüz zaman bunu
daha da iyi anlıyorsunuz.
Yukarıdaki fotoğraftaki bacalar mimar tarafından insana benzetilmek istenmiş.
Gaudi' nin eğrisel formlara olan ilgisi evin koridorlarında bile etkisini gösteriyor ve gizemli bir etki bırakıyor insanın üzerinde.
Bahsettiğim 'total work of art' bu iki resimde net bir şekilde görülüyor. Gaudi evin sandalyelerinden, aynalarından merdiven korkuluklarına kadar her şeyi kendi bu ev için özel tasarlamış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder